27 Nisan 2017 Perşembe

Velespit

Bisikletle önce üst sınıflara mensup kadınlar tarafında kullanıldı. Kadınlar, bisikletle birlikte yere kadar uzanan etekler ve hareket kabiliyetini kısıtlayan korselerden kurtuldu. Seyahat özgürlüğü kazanan kadınlar, kocalarına olan bağımlılıklarını sona erdirdiler. Bu özgürlük; sosyal, toplumsal ve siyasi bağımsızlıkların artmasına hizmet etti.
ABD’li kadın hakları savunucusu Susan B. Anthony'ye göre, “Dünyadaki kadınların eşit haklara ulaşması yolunda bisikletin yaptığını ne başka bir şey ne de başka bir kimse yaptı” “Ne zaman tekerlekler üzerinde bir kadın görsem ayağa kalkıyor ve seviniyorum. Bisiklet kadına özgürlük ve kendine güven duygusu veriyor." Mücadele arkadaşı, Elizabeth Stanton ise "Biz kadınlar oy kullanma hakkına doğru pedal çeviriyoruz" dedi. 

1. Dünya Savaşı sonrası ise artik bisiklet kitlelerle buluşmaya başladı. Bisiklet "ayağa düştü".  Bisikletin işçi sınıfı tarafından kullanılması ile üst sınıflar bisikletten soğurken İşçi sınıfı, bisiklete sıkı sıkı sarıldı. Kadınların yaptığı gibi işçiler de yeni keşiflerini, yaşadıkları yoksul viranelerini terkederek yapmaya başladılar.  İşlerine bisikletleri ile gidebildiler, daha iyi iş fırsatlarını kovalar hale geldiler ve 8 saatlik boş zamanlarını keyifle geçirebildiler ve ekonomik tasarruf sağlar oldular. 

Horst Groschopp’un ‘Çelik atına binmiş kızıl hafif süvariler: Bisikletçi işçiler’ yazısına göre işçiler“Toplu ulaşım aracı bağımlılığından ve elbette masraflarından kurtuluyorlardı. Bisiklet, hepsinden önemlisi işçinin iş piyasasındaki şansını da arttırıyordu. Evlerinden daha da uzaktaki, işçi arayan ve daha yüksek ücret ödeyen fabrikalarda çalışabilir hale geliyorlardı."

"Ortalık bisikletleriyle en uzaktaki fabrikalara dahi hızlıca ulaşabilen, afişleme yapan, bildiri dağıtan ‘bisikletçi işçiler’le doludur artık."

Bu dönemde bazı şirketler bisiklet kullanımının yasaklanması yönünde girişimlerde bulundular. Philippe Tissie gibi bazı doktorlar, bisikletin düşük ve kısırlığa sebep olabileceği konusunda bazı uyarılar yaptı. Başka bazı doktorlar, bu edepsiz aletin ahlaksızlığı teşvik ettiğini, mahrem yerleri seleye sürten kadınların zevk aldıklarını savundu.İslam dünyasında bisiklet, uzun süre "şeytan oyuncağı" olarak anıldı.

Gerçek aslında şuydu: kadınları ve işçileri evlerinden uzaklaştırıp özgürlüğün tehlikeli tadına varmalarını sağladı.
* Alıntılar: Evrensel.Net, Eduardo Galeano, Ekşi Sözlük